KIBRIS

Akbilen: “Güneş ışınları benlerin kansere dönüşüm riskini artırıyor”

Eski Kuzey Kıbrıs Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Derneği (KKTCPRECD) Başkanı, Op. Dr. Derviş Akbilen, benlerin kanser riski taşıma olasılıkları ve alınması gereken önlemler hakkında uyarılarda bulundu.

 

Estetik Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahı Op. Dr. Derviş Akbilen, benlerin herkesin cildinde oluşabileceğini belirterek, “Benler genetik faktörlere ve güneşe maruz kalmaya bağlı olarak daha fazla görülebilir. Özellikle ailesinde çok sayıda ben olan kişiler ve güneşe fazla maruz kalan bireylerde pigment hücrelerindeki artış nedeniyle benler oluşabilir.” dedi.

 

TAK muhabirinin sorularını yanıtlayan Dr. Akbilen, benlerin kansere dönüşme riskinin ise benin türü, büyüklüğü, genetik faktörler, güneşe maruz kalma süresi ve tekrarlayan travmalar gibi unsurlara bağlı olduğunu vurguladı.

 

Akbilen ayrıca, son yıllarda endoskopik yüz germe operasyonunda artış görüldüğünü dile getirerek, geleneksel yüz germe operasyonlarına alternatif olarak geliştirilen endoskopik yüz germenin, daha küçük kesitlerle gerçekleştirilen ve doğal sonuçlar sunan minimal invaziv bir yöntem olduğunu belirtti. 

-“Risk grupları her altı ayda bir muayene yaptırmalı”

 

Benleri olan kişilerin, her altı ayda bir dermatolojik muayene yaptırmalarının önemine dikkat çeken Akbilen, “Benlerde herhangi bir büyüme, renk değişikliği, kaşıntı veya kanama gibi belirtiler görüldüğünde, vakit kaybetmeden bir plastik cerrah veya dermatolog ile görüşülmelidir.” diye konuştu.

 

Akbilen ayrıca, benin asimetrik şekli, sınır düzensizlikleri, renk değişiklikleri ve büyüklüğünün (6 mm’den büyük olması) de kansere dönüşme riskini artırabileceğini belirtti.

 

-Güneş ışınları benlerin kansere dönüşüm riskini artırıyor

 

Güneş ışınlarının benlerin kansere dönüşme riskini artıran önemli bir faktör olduğunu dile getiren Akbilen, güneşe fazla maruz kalan kişilerde, özellikle yüz ve ellerde kanser görülme olasılığının arttığını belirterek, “Güneşe çıkmadan önce mutlaka yüksek faktörlü güneş kremi kullanılmalıdır. Bu, kanser riskini önemli ölçüde azaltacaktır.” ifadelerini kullandı.

 

Benlerin alınması işlemiyle ilgili uyarılarda bulunan Akbilen, benlerin cerrahi olarak alınması ve alınan parçanın mutlaka patolojik tetkik için gönderilmesi gerektiğini vurguladı.

 

“Lazer ile ben alma işlemi, benlerin kansere dönüşme riskini artırabilir. Lazer, yalnızca yakma işlemi yapar ve patolojik inceleme yapılmadan benin tamamı alınamaz.” diyen Akbilen, lazer uygulamasının güvenli olmadığını belirtti.

 

Benlerin kansere dönüşecek hücreleri bırakılmadan cerrahi müdahale ile alınması gerektiğini vurgulayan ifade eden Akbilen, “Ancak, göz kapağı ve kulak içi gibi hassas bölgelerde, büyük benlerde tüm hücrelerin alınması mümkün olmayabilir ve kalan hücreler kansere dönüşebilir.” diye ekledi.

 

Güneşe fazla maruz kalan kişilerin mutlaka SPF 30 ve üzeri güneş kremi kullanmalarını öneren Akbilen, “Bu, kanser riskini anlamlı bir şekilde azaltacaktır.” dedi. Akbilen, benlerin tamamen engellenemeyeceğini ancak doğru cilt bakımı ve güneş kremi kullanımıyla oluşumlarının azaltılabileceğini belirtti.

 

-“Endoskopik yüz germe operasyonunda artış var”

 

Son yıllarda hangi operasyonların daha çok tercih edildiğinin sorulması üzerine Akbilen, “Endoskopik yüz germe: Gençleşmenin minimal invaziv yolu” operasyonunda son zamanlarda artış görüldüğünü kaydetti.

 

Akbilen, geleneksel yüz germe operasyonlarına alternatif olarak geliştirilen endoskopik yüz germenin, daha küçük kesitlerle gerçekleştirilen ve doğal sonuçlar sunan minimal invaziv bir yöntem olduğunu belirtti.  

 

Op. Dr. Derviş Akbilen, Endoskopik yüz germe: Gnçleşmenin minimal invaziv yolu yönteminin avantajlarını ve kimler için uygun olduğunu da anlattı.

 

Endoskopik yüz germenin, klasik yüz germe ameliyatlarından farklı olarak endoskop adı verilen özel bir kamera sistemi kullanılarak yapılan bir cerrahi işlem olduğunu kaydeden Akbilen, bu işlemin daha küçük kesitlerle, doğrudan dokuya müdahale etmeden gerçekleştirildiği için operasyon sonrası iyileşme sürecinin daha hızlı ilerlediğini vurguladı.

 

-“Operasyonun en büyük avantajı yüzde belirgin kesitler oluşmamasıdır”

 

Akbilen, bu yöntemin en büyük avantajlarından birinin ise yüzde belirgin kesiler oluşturmadan cilt altındaki bağ dokularının yukarı kaldırıldığını belirtti.

 

Op. Dr. Derviş Akbilen endoskopik yüz germenin, klasik yüz germe ameliyatlarından farklı olarak ileri düzey cerrahi beceri ve özel eğitim gerektiren bir yöntem olduğunu vurguladı.

 

-“Köln Üniversitesi’nde ileri eğitim aldım”

 

Bu tekniğin başarılı bir şekilde uygulanabilmesi için Köln Üniversitesi’nde taze kadavra üzerinde ileri eğitim aldığını dile getiren Akbilen, bu tarz eğitimlerin cerrahların gerçek insan anatomisini birebir deneyimleyerek daha güvenli operasyonlar gerçekleştirmesine katkı sağladığını vurguladı.

 

Endoskopik yüz germe yönteminin, özellikle 40-55 yaş arası, cilt elastikiyeti hâlâ iyi durumda olan ancak yüzünde belirgin sarkmalar başlayan bireyler için uygun olduğuna dikkat çeken Akbilen, bu yöntemin, kaş düşüklüğü, orta yüz sarkmaları ve yanak bölgesindeki hacim kaybı olan hastalar için oldukça etkili bir seçenek olduğunu kaydetti.

 

İleri yaşlarda ve aşırı deri sarkması olan bireylerde klasik yüz germe operasyonlarının daha uygun olabileceğini ifade eden Akbilen, kişiye özel bir değerlendirme sürecinin önemine dikkat çekti.

 

Genellikle genel anestezi altında gerçekleştirilen operasyonun, ortalama 2-3 saat sürdüğünü söyleyen Akbilen, küçük kesiler, saçlı deri veya doğal yüz kıvrımları içerisine gizlendiğinden ameliyat sonrası izlerin neredeyse görünmez hale geldiğini ifade etti.

 

Op. Dr. Derviş Akbilen, hastaların çoğunlukla aynı gün veya ertesi gün taburcu edildiğini ve ilk bir-iki hafta içinde şişlik ve morlukların büyük ölçüde azaldığının görüldüğünü belirtti.

 

Çoğu hastanın 10-14 gün içinde günlük hayatına dönebileceğini dile getiren Akbilen, tam sonuçların ortaya çıkmasının ise birkaç ayı bulabileceğini kaydetti.

 

Bu yöntemin en büyük avantajlarından birinin minimal invaziv olması olduğuna dikkat çeken Akbilen, yani daha küçük kesitlerle daha az travma ile daha doğal sonuçlar elde edildiğini vurguladı.

 

-“Tecrübeli ve bu alanda özel eğitim almış bir cerrah seçmek önemli…”

Bu yöntemi düşünen hastalara tavsiyelerde bulunan Op. Dr. Derviş Akbilen, tecrübeli ve bu alanda özel eğitim almış bir cerrah seçmenin önemini vurguladı.

 

Endoskopik yüz germe yönetiminin, teknik bilgi ve anatomi bilgisi gerektirdiğinden, bu yöntemde uzmanlaşmış bir cerrah ile çalışmanın operasyonun başarısını doğrudan etkilediğine dikkat çeken Akbilen, hastaların ayrıca ameliyat öncesi ve sonrası sürecini doktorlarıyla detaylıca konuşmaları ve beklentilerini netleştirmeleri gerektiğini ifade etti.

 

Akbilen, uygulanan bu yöntemde, doğru hasta seçimi, uygun cerrahi teknik ve iyi bir iyileşme süreciyle başarılı sonuçlar elde edilebileceğini kaydetti.

 

Haber: Hurşide Baybora- Fotoğraf: Süleyman Önal

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir




Enter Captcha Here :

Başa dön tuşu